KİTABIN
ADI :YÜZBAŞI
SELAHATTİN’İN ROMANI
KİTABIN
YAZARI :İLHAN
SELÇUK
YAYIN
EVİ VE ADRESİ :ÇAĞDAŞ YAYINLARI CAĞALOĞLU-İSTANBUL
BASIM
YILI :1988
1.KiTABIN
KONUSU :
Bu romanda, değer yargılarıyla
birlikte çöken Osmanlı İmparatorluğu’nu ayakta tutmak isteyenlerin dramı ve
devletin çöküşünü durdurmak isteyen bir asker kuşağının fedakarlık destanının
öyküsü en çarpıtıcı yönleriyle
Yzb.Selahattin’in anılarıyla birlikte anlatılmaktadır.
2.KİTABIN
ÖZETİ :
Selahattin 1894’de Edirne’de
doğdu.Çok yaramaz ve haylazdı.Hergün başına bir iş geliyordu. 1900 yılında
babasının tayin olmasıyla Tekirdağ’a taşındı. Burada iki farklı ilkokula
gitti.İlk başta ailesinin zoruyla istemediği okula gitti. Bunlardan birisi
mahalle mektebidir. Burada kuran dersleri alır ve sürekli dayak yedi.Zaten o
zamanlar çocuklar böyle okullara gönderilmekteydi.Selahattin’i çok seven ve
okuyup büyük bir insan olmasını isteyen amcası Mehmet Bey , Selahattin’in
ailesini zorda olsa ikna etti. Bunun üzerine modern eğitim veren başka bir
ilkokula başladı.Okulda çok başarılıydı; fakat hayatında aynı güzellikler
yoktu.Önce çok sevdiği büyükannesi daha sonra hayatının anlamını kaybetti.Hayat
Selahattin için hiç iyi gitmiyordu.Babası Hasan Bey, İclal adında bir kadınla
evlendi.Selahattin’in büyük annesi onu hiç ama hiç sevmiyordu.Selahattin’in de
onu sevdiği söylenemezdi.İclal her fırsatta
Selahattin’i evden göndermek için elinden geleni yapıyordu..Büyük çabalarla
ilk önce Edirne askeri idadisini bitirip mektebi harbiyeye başladı.Daha sonra
üvey annesinin ölüm haberini aldı. Babası da
Selahattin Harbiye’deyken vefat etti. Selahattin’in okul hayatı hep
büyük zorluklar altında geçti.Bir gün bile yüzü gülmedi; ama yine de çok
başarılıydı.Bütün komutanları onun ilerde iyi bir subay olacağına kaant
getiriyordu.Mezun olduktan sonra ilk tayini Çanakkale’deki 2 nci Kolorduya
çıkar. İtalyan harbini Çanakkalede bulunan birliğinde yapar.Burada çok büyük
vazifeler yerine getirir.Selahattin çok gözü kara bir Türk subayıdır.Hiç bir
şeyden korkmaz.Vatan için gözünü
kırpmadan kanının son damlasına kadar savaşır.Daha sonra ir görev için harekete
geçer. İntikal ederken bindikleri vapur bir alayı alacak kapasitede değildir
zaten vapur mürettebatının Yunanlı olması 3 saatlik yolu üç günde gitmelerine
neden olur. İtalyan harbinden sonra
gönüllü olarak Balkan harbine katılır. Buradayken tanıştığı arkadaşları
vasıtasıyla İstanbula geldiğinde İttihat ve Terakki’nin eylemlerine gönüllü
olarak katılır. Bu sırada çıkan 1nci Dünya savaşında 5nci Kuvvei Seferiyye
karargahınıa tayin edilir. Savaş sırasında İran ve Kafkas cephelerinde
çarpışır. Zor günler geçirir. Ardından Irak cephesinde çarpışır. Ama artık eski
arkadaşlarıyla haberleşemez. Çünkü hepsi şehit olmuştur. Bağdat savunmasında
elindeki imkanları en iyi şekilde kulanarak savunur. Fakat Bağdat’ın
kaybedilmesinden sonra Bakü’yü korur. Sonuç gene hüsrandır. Bakü de kaybedilir.
1914’de 20 yaşında genç teğmenken hedefi tüm Türkleri biraraya getirmektir; ama
hayatı istediğine olanak vermez.Çünkü bunu başarmak bir hayalden
farksızdı.Turancılık, Türk subaylarının o tarihlerde en çok yapmak istedikleri
şeydi;fakat Osmanlı onlara bu konuda hiçbir yarar sağlayamıyor aksine durumu
daha da kötüleştiriyordu.Selahattin ise ülkesinin bu haline çok üzülüyor silah
arkadaşlarıyla birlikte bunu için bir çare arıyordu.Ama imkansızlıklar onların
önüne hep engel oluyordu; ama içlerindeki vatan aşkı onları hayaatlarını
koydukları bu yoldan çıkartamıyordu.Buna rağmen içlerinde mevkiisini kötüye
kullanıyordu .Bunların önüne geçmeye çalışan Selahattin hep ezeliyor ve en kötü
görevlere veriliyordu.Fakat Selahattin hiç bir zaman yılmamıştı.Herşeye rağmen
görevinin başında dimdik ayaktaydı.Görevleri sırasında Anadoludaki gerçekleride
görmüştü.Anadoluda Kürt ve Ermeni sorunu vardı.Kürtler eşkiyalık yapıyordu ve
köylere dirlik vermiyorlardı.Ermeniler ise tam bir vahşet örneği
sergiliyorlardı.Bunların etkisinde Anadolu insanının hayattan ve devletten
hiçbir beklentisi kalmadığını gören Yüzbaşı Selahattin tamamen yıkılıyordu.
Anadolu insanı aradağı kıvılcımı Mustafa Kemal’le buldu ve Cumhuriyetini ilan
etti.Kurtuluş Savaşında da büyük hizmetler yapan Yüzbaşı Selahattin gururuna
yediremediği bir olay üzerine daha ilerleyeceği bir zamanda emekli oldu.Üst
düzeyde yetkililerden gelen birlikte çalışama isteklerini geri
çeviriyordu.Meslekte kalsa çok
yükselebilirdi; ama onun için önemli olan onurlu yaşamaktı.Selahattin’in
Cumhuriyet yıllarında yaşadıkları da aynı adlı romanın ikincisinde
anlatılmaktadır.
3.KİTABIN
ANA FİKRİ :
Türk
insanı ve özellikle Türk subayı için vatan toprağının ne kadar değerli ve
vazgeçilemez olduğu kitabın ana fikridir.Zaten kitap Yzb.Selahattin’in hayatını
anlattığı için onun düşüncelerine bağlıdır.Onun tek bir düşencesi vardı:
“Vatanın her karış toprağı mukaddestir ve hiç bir şeye değişilemez”.
4.KİTAPTAKİ
OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
SELAHATTİN: Türkiye
Cumhuriyeti’nin kurulmasında büyük pay sahibi olan kahraman Türk subaylarından
biridir.Vatan ve görev aşkı inanılamz derecede yüksektir.Hayatını ülkesine ve
vatan toprağına adamıştır.Tüm imkansızlıklara rağmen görevini en iyi şekilde
yerine getirmiştir.Örnek alınması gereken bir vatansever.
5.KİTAP
HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Atatürk’ün,
kitabın yansıttığı fikirle paralel bir sözü vardı: “Türk tarinine bakarsanız,
ulus hep Türk subaylarının omuzlarında yükselmiştir”.Bu sözü okudukça bir subay
adayı olarak gurur duyuyor ve vazifemin ağırlığını hissederek daha çok çalışmam
gerektiğine inanıyorum.
Yazar,
Yzb.Selahattin’in anılarını en iyi şekilde kitabını yansıtmıştır.Böyle değerli
bir insanın Kurtuluş mücadelesine ışık tutan anılarını okumak büyük bir şeref
ve muhteşem bir duygu.
6.KİTABIN
YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
1925
yılında Aydın’da doğdu.İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi.(1950).
Avukatlık, matbaacılık, dergi ve gazetelerde yazı işleri müdürlüğü yaptı. İlk
yazıları 41 Buçuk isimli mizah dergisinde çıkmıştı (1952). Cumhuriyet
gazetesinde fıkra yazarlığını sürdürüyor (1963- ).
ESERLER İlk iki kitabı gittiği yerler üzerine bir incelemedir:Güzel Amerikalı (1976), Uzak Komşu,
ESERLER İlk iki kitabı gittiği yerler üzerine bir incelemedir:Güzel Amerikalı (1976), Uzak Komşu,
Rusya’dan Gezi Notları
(1967).Mustafa Kemal’in Saati (1969)’nde belgesel yazılarını derledi, bir de
roman yayınladı: Yüzbaşı Selahattin’in Romanı (iki cilt, 1973/75). Yeni
kitapları: Sovyetler, İran, Amerika İzlenimleri (1976), Yeni Kırallar, Yeni
Soytarılar (1976), Ağlamak ve Gülmek
(1982), Düşünüyorum Öyleyse Vurun (1984),
Görülmüştür (1986), Ziverbey Köşkü (anı, 1987), Japon Gülü (1988).
Yorumlar
Yorum Gönder