YABAN
Romanin Kisa Tanitimi
Yaban, Yakup Kadri Karaosmanoglu’ nun en
taninmis romanidir.Romanda, Ahmet Celal adindaki bir karakterin bir köyde
yasadiklarindan ve yasadiklari sonucunda Türk köylüsü hakkinda edindigi
izlenimlerden bahsedilir.Roman bir ani kitabindan yola çikilarak ve bu kitaptan
alintilar yapilarak yazilmistir.Romanda, Milli Mücadele Dönemi’nde köylü ile
aydin arasindaki kopukluk ve fark anlatilir.
Kitap Hakkinda Bilgiler
Yazar adi: Yakup Kadri Karaosmanoglu
Kitap adi: Yaban
Yayinevi:Iletisim Yayinlari
Yayimlandigi il:Istanbul
Baski numarasi: Otuz sekiz
Sayfa sayisi:Iki yüz yirmi bir
Türü: Roman
Roman, ilk defa 1932’ de basilmistir.O
tarihten beri 43 baski yapmistir.
Kapak resmi Ferit Erkman’ a aittir.
Roman, 1942 yilinda Cumhuriyet Halk Partisi’
nin yarismasinda ikinci olmustur.
Yakup Kadri Karaosmanoglu’ nun Hayati ve
Edebi Kisiligi
Yirminci yüzyil edebiyatinin büyük
romancisi 27 Mart 1889’ da Kahire’ de dogdu. Ortaokul ikinci sinifa kadar
Manisa’da okudu.1903’te Izmir Lisesi’ne girdi.Sonra ailesiyle Misir’a giderek
Fransiz Kolejine devam etti(1906-1908).Sonra Istanbul’a gelerek Fecr-i Ati
Toplulugu’na katildi.Kurtulus Savasi yillarinda Anadolu’ya geçti.Aylik fikir
dergisi “Kadro”yu çikardi.Sirasiyla Tiran,Prag,Lahey ve Bern elçiliklerinde bulundu.Emekliye
ayrilinca verimli bir yazi hayatina basladi.Anadolu Ajansi Yönetim Kurulu
Baskanligi görevinde bulundu(1961-1965).Yazarligini sürdürürken 13 Aralik
1974’te Ankara’da öldü.
Yazar, eserlerinde Türk toplumunun,
Tanzimat’tan Atatürk Türkiye’si
dönemine kadar olan yasantisini anlatan
hikaye,makale ve romanlar yazmistir.Anlatiminda kendine özgüdür.Yapitlarinda
genellikle toplumun sorunlari üzerine egilir.Anadolucu,Atatürkçü,Devletçi ve
laik bir dünya görüsü vardir.Romanlarinda genellikle iç dünyalari
zengin,kötümser,törelere bagli karakterler vardir.
Yazarin Diger Eserleri
ROMANLARI:
Kiralik Konak(1922), Nur Baba(1922),Hüküm Gecesi(1927),Sodom ve
Gomore(1928),Yaban(1932),Ankara(1934),Bir Sürgün(1937),Panorama(1954)
HIKAYELERI: Bir
Serencam(1913),Rahmet(1922),Milli Savas Hikayeleri(1947)
ÇESITLI MAKALELERI: Izmir’den
Bursa’ya(H.Edip, F.Rifki, M.Asim ile,1922), Kadinlik ve Kadinlarimiz(1923),
Seçme Yazilar(1928), Ergenekon(2 cilt,1929)
OYUNLARI:
Nirvana(1909), Veda(1909), Saganak(1929), Magara(1934)
MENSUR SIIRLERI: Erenlerin
Bagindan(1922), Okun Ucundan(1940)
“YABAN” ROMANININ ÖZETI
Romanda ana konu,bir Türk aydininin
Kurtulus Savasi dönemindeki köy gerçegiyle karsi karsiya gelmesidir.
Romanin kahramani Ahmet
Celal’dir.Çanakkale’de savasta bir kolunu kaybetmis ve savastan gazi olarak
kurtulmustur.Ama savas sonrasi yapayalniz kalmistir.Bunlara bir de Istanbul’un
isgali eklenince, hizmet eri olan Mehmet Ali’nin köyüne gitmeye karar
verir.Istanbul’un isgali sonrasinda gerçeklesen olaylari takip ederek, köylülere
durumun önemini ve ciddiyetini anlatmaya çalisir.Ancak köylüler Salih aga’ya
çok baglidir ve onun etkisinde kalarak Ahmet Celal’i ciddiye almazlar.Bu
nedenle Ahmet Celal, köyde aradigi ilgiyi ve yakinligi bulamaz.
Olaylar Ahmet Celal’in cephesinden böyle
görünürken, köylüler için daha farklidir.Onlar savasin ciddiyetini
anlayamamistir.Onlara göre Ahmet Celal bir yabandir.Onlarin dünyasindan uzak
biridir.Zaten ilk bakista konusmasi, davranislari,giyimi, düsünceleri ve
olaylara yaklasimi köylülerden çok farklidir.Örnegin her gün tras olmasi,
devamli dislerini firçalamasi,geceleri kitap okumasi ve buna benzer
davranislari köylülere garip gelmektedir.Bu nedenle, acilarini unutmak için
geldigi bu köyde, olaylar umdugu gibi gelismemistir.
Ahmet Celal bir aydin konumundadir ve
ilk defa Türk köylüsüyle karsilasmistir.Ancak köyde karsilastigi manzara onu
çok sasirtmistir.Öncelikle yoksulluk ve cahillik vardir.Bunlarin bir sonucu
olarak da bazi insanlarin emellerine alet olmaktadirlar.Herkes Salih Aga’nin
etkisindedir.Onun her dedigi yapilmaktadir.Hatta yillarca emek verdigi hizmet
eri Mehmet Ali bile gelisen bazi olaylarda subayi Ahmat Celal’e degil,Salih
Aga’ya inanmistir.
Bütün bunlarla beraber, Ahmet Celal
köyde yapayalniz da degildir.Mehmet Ali’nin annesi Zeynep Kadin ile kardesi
Ismail, Ahmet Celal’in güvendigi dostlaridir.
Olaylarin böyle gelismesi Ahmet Celal’i
kaçinilmaz bir bunalima sürükler.Bir gün rahatlayip sikintilarini unutmak için
dolasmaya çikar ve komsu köyün kizi Emine’ye asik olur.Ancak Ismail Emine’yi
Ahmet Celal’in elinden alinca Ahmet Celal iyice umutsuzluga sürüklenir.
Ahmet Celal,Kurtulus Savasi’nin önemini
köylüye anlatmaya devam eder; ancak köylüler baskalarinin etkisindedir ve ona
inanmamaya devam ederler.Bunlari bir aydin gözüyle görüp yorumlayan Ahmat
Celal, aydin ile cahil arasindaki uçurumu farkeder.Anadolu halkinin asirlar
boyunca ne kadar ihmal edildigini kendi gözleriyle görür.Tabii bütün
gözlemlerini ani defterine yazmayi da ihmal etmez.
Köyde bu olaylar olurken, Kurtulus
Savasi da iyiden iyiye alevlenmis ve köylüler Ahmet Celal’in anlatmaya
çalistigi gerçekleri yasamak zorunda kalmistir.Yunanlilar onlarin köyünü de
basmistir.Köylüler dereye kaçarak gizlenmeye çalismistir.Ancak düsman onlari
yakalar ve köy meydanina getirir.Ahmet Celal, bir anlik kargasadan yararlanip
Emine’nin elini tutar ve ikisi kosmaya baslarlar.Düsman arkalarindan ates açar
ve onlari yaralar.Ayrica tüm köy halki düsman tarafindan öldürülür.Köyün
mezarligina kadar ancak gelirler.Orada sabaha kadar bekleyip sonra yola çikmaya
karar verirler;ancak Emine’nin yarasi agirdir ve devam edemez.Ahmet Celal ani
defterini Emine’ye verir ve herseyini birakarak yeni ve bilinmeyen bir hayata
adim atar.
Roman Karakterleri ve Özellikleri
AHMET CELAL:Çanakkale’de
kolunu kaybettikten sonra Mehmet Ali’nin köyüne yerlesir.Köyde yasadigi
sorunlari yenmeyi basaran güçlü bir karakterdir.Aydin bir karakterdir.Köylüler
onu dislamistir.Kurtulus Savasi’ni yakindan takip etmistir.Romanda karamsarligi
dikkat çeker.Romanda Kurtulus Savasi’na karsi duyarli olusu dünya görüsüne
bagli olarak verilir.Bireysel durumlari, yalnizligi, içine kapanisi ruhsal
çözümlemelerle anlatilir.
SALIH AGA :Köyün
agasidir ve oldukça zengindir.Kilik kiyafeti oldukça kötüdür.Çok kurnaz
biridir.Tüm köyü etkisi altina almistir.Çikarlari ugruna düsmanla isbirligi
yapar.Köylüyü düsman karsisinda çaresiz birakir.
MEHMET ALI:
Dört yil Ahmet Celal’in yaninda kalmistir;ama köye geldiginde yine eskisi gibi
davranmaya, Ahmet Celal’den uzaklasmaya ve köylü gibi davranmaya baslamistir.Sert
tavirlari vardir.Önce Ahmet Celal’in yaninda hizmet erligi yapmis, ona
alismistir.Daha sonra ise köye gidip köylü gibi davranmistir.Kisacasi gittigi
yere uyum göstermektedir.
BEKIR ÇAVUS:
Aslinda tipik bir köylüdür.O da digerleri gibi cahildir.Düsünce yapisi diger
köylülerle aynidir.Ancak daha önce askerlik yapmis olmasi,Ahmet Celal’e biraz
daha yakin olmasini saglamistir.
EMINE:
Romanda Türk kizini simgeler.Ahmet Celal’e yakinlik göstermistir.Ismail ile
evlenmistir.Ahmet Celal ile evlenmemistir; çünkü köylülerin etkisinde kalarak
Ahmet Celal’i yaban olarak benimsemistir.
SEYH YUSUF:
Her yil belirli zamanlarda köye gelerek köylüleri düsünceleriyle
etkilemistir.Zehirli düsünceleriyle köylünün Ahmet Celal’e inanmasini
engellemistir.
Romanda Yer ve Zaman
Roman, Birinci Dünya Savasi yillarindan
baslayarak Sakarya Zaferi’ne kadar olan zamani kapsar(1918-1922).Yani Kurtulus
savasi yillarini içerir.(Milli Mücadele Dönemi)
Roman, Iç Anadolu Bölgesi’nde Porsuk
Çayi civarinda bulunan bir köyde yasanan olaylarla ilgilidir.
Romanin Konusu ve Iletisi
Romanin konusu, Kurtulus Savasi
sirasinda köylü ile aydin arasindaki derin uçurumdur.
Romanin iletisi, Anadolu halkinin
asirlarca unutuldugu, cahil kaldigi,inkilaplara karsi çikan gericilerin
yarattigi düzensizligin artik görülmesi gerektigi gerçekleridir.
Romanda Dil Özellikleri
Roman daha çok o zamanlarin aydin
diliyle yazilmistir.Bir ani defterinden yararlanilarak yazilmasi bu sonuçta
etkili olmustur.
Romanda birçok yabanci kökenli sözcük
vardir.Ancak sonradan sadelestirilerek, anlasilir hale getirilmistir.
Uzun,tasvirli ve bol virgül kullanilmis
cümleler vardir.Buna su cümle örnek verilebilir: “Zeynep Kadin,bir gün,bir
komsu kavgasinda,paylasilmayan bir kocaman dibek tasini,husunetle teperek bir
hamlede yere devirmisti.”
Romanda kisiler anlatilirken ayrintilar
titizlikle seçilmistir.Kisilerin dis görünümüyle ilgili ayrintilardan
çok,kisiliklerin disa vurumu sonucu olusan davranislardan bahsedilir.
Ayrica yer yer benzetme sanatini da
kullanmistir.Buna su örnek verilebilir: “Askerlerin hepsi,toza topraga
bulanmis,derileri günesten pasli bakira dönmüs,sakallari diken diken uzamis,üst
bas perisan bir haldeydi.Tam bir bozgun askeri!”
Son olarak, romanda kullanilan dil
realizm akimina uygun ve yakin bir dildir.
Yorumlar
Yorum Gönder