KİTABIN ADI
:ÇANAKKALE
ASKERİNE RÜTBE GEREKMEZ
KİTABIN YAZARI :SEZEN ÖZOL
YAYIN EVİ VE ADRESİ:KASTAŞ
YAYIN EVİ
CAĞALOĞLU-İSTANBUL
BASIM YILI :1998
1)KİTABIN KONUSU:
Çanakkale Savaşında Türk milletinin
kahramanlıkları,katladığı zorluklar ve kalplerinde taşıdıkları akıl almaz
vatan sevgisi. Bunların dışında İngilizlerin Anzakları Türklere karşı insanlık
dışı kışkırtmaları ve Anzakların da onlara karşı cevapları
2)KİTABIN ÖZETİ:
Baş kahramanımız İbram Ağa Gönen kasabasında tellallık
yapan,kasabanın neşe kaynağı,orta boylu birisidir.Günleri kaymakamlıktan aldığı
haberleri davuluyla halka duyurmakla geçmektedir.1924 yılının mayıs ayında
sabah namazından hemen sonra yüzbaşının emireri aceleyle ibram Ağanın yanına
gelir ve acele şubeye gelmesini söyler.İbram Ağa apar topar gider,askerlerin
tüfek çatıp rahatta tüfeklerin arkasında beklediklerini görür.Bunu Balkan Harbinden
sonra ilk defa görmüştür ve haberlerin iyi olmadığını anlar.
İlanı
eline aldığında inanamaz.Savaş çıkmıştır.Kasabaya döner,hükümetin Almanlarla
birlup İngilizlere savaş açtığını,seferberliğin hızlanacağını,kurası tutanların
bir hafta içinde şubeye teslim olmalarını,aksi halde asker kaçağı
sayılacaklarını duyurur.
İbram
Ağa ve Kellerin mustafa’nında askere gitmesi gerekmektedir. İbram Ağa babasının
ölümünden sonra ilk defa bu kadar üzülmüştür. Ancak üzüntüsünün sebebi askere
gidecek olması değil birkaç ay sonra evleneceği nişanlısı Kiraz’dan ayrılacak
olmasıdır.ancak akşama sevinci tekrar yerine gelmiştir.Çünkü Kiraz ona dönene
kadar bekleyeceğini söylemiştir.Bir hafta sonra İbram Ağa ve Kellerin Mustafa
beraber teslim olurlar.
Öte
yandan Ian Smıth 23 yaşında,teknik okul mezunu,bir çiftlikte araç bakımı yapan
Avusturyalı bir gençtir.Birkaç ay sonra evleneceği komşu çiftlikte hizmetçilik
yapan Elizabeth isimli bir nişanlısı vardır.İngiliz hükümeti tarafından askere
çağrılır.Ancak İngilizlerin Hindistan,Senegal,Yeni Zelenda’dan da asker çağırdığnı duyan Ian İngilizlerin
Türkler’den çok korktuğunu düşünmektedir.
İki
hafta sonra Ian ve gelen askerler Arabistana gitmek için gemilere
bindirilirler.Güvertede süngü ve yanaşık
düzen eğitimleri almalarının yanında İngiliz subaylar tarafından sürekli
Türklerin ne kadar gaddar,acımasız,cani, zorunlu olduklarında insan eti bile
yiyen vahşi yaratıklar oldukların ikna edilmeye çalışılıyorlardı.
Acemi
eğitiminde Kellerin Mustafa bahriyeye ayrılır.İbram Ağa ve Kellerin Mustafa ilk
defa ayrılmışlardır.
Bir
hafta sonra Çanakkale’nin hemen arkasında Maydos’a 9. Tümene
katılacaklardır.İntikal günü İbram Ağanın bölüğü Tekirdağ’a giden gemiye
sığmadığından bölük Gönen-Biga üzerinden yaya olarak Çanakkale’ye
gidecektir.Mehmet Çavuşta bölükle beraber gelir.
14
günde yaya olarak gelirler.Buradan da Gelibolu Yarımadası’nda Kivle Koyu ‘na
gitmek için tekneye binerler.İbrahim Ağayı çok sevdiğinden emir eri yapar.
Ian
ve bölüğünde bir aydır Arapalrla birlikte karada eğitim yapmaktadır.Ian her
zaman yanındakilere Türkleri hafife almadıkalrını ve sandıkları kadar kolay
olmadıklarını söylemektedir.İmraz Adasına demir atarlar ve çıkarmaya 2 gün
kalmıştır.Tüm askerleri bir korku sarmıştır.İlk çıkarmayı Arıburnu’nda
yaparlar.
İlk
çıkarma haberi Türk ordularının komutanı Liman von Sanders’a haber vermez.
Hamilto’nun
yanıltma hareketleri ve çıkarma gösterileri Liman Paşa’nın kafasını
karıştırmıştır.
Ancak M.Kemal bütün ,bu yanıltmalara rağmen çıkartmanın
Arıburnu’ndan yapılacağını tahmin etmektedir.Ve nitekim ertesi gün burdan gelen
top sesleriyle harekete geçmek için Esat
Paşa’yı aradığında ulaşamadı.Ve tüm sorumlulukları üstlenerek buratı arekete
geçirdi.
İbrahim
Ağa’nıın bölüğü o gece giyinik yatmıştı ve sabahın ilk ışıklarıyla birlikte düşmanın
top sesleriyle uyanmakta idi.O gün çok şiddetli çatışmalar olmuştu ve kahraman
ve gözüpek 57.alayımız tamamen şehit olmuştur.
O
gün İbram Ağa ve Ian karşılaşmıştır.İbram Ağa tek başına 3 Anzak askerinin
arasına dalmıştır.İkisini temizledikten sonra tek kalan Anzak askeri tüfeği
İbram Ağa’ nın üzerine doğrulttuktan sonra ateş etmiş fakat tüfek ateş
almamıştır.Ağa önce bir süngü darbesiyle kolundan yaralanır ancak Anzağın
dizlerine sapladığı süngüyle Anzak hareketsiz
kalır.Süngüyü Anzak askerinin boğazına dayar ve Anzak cebinden bir şeyler
çıkarmak ister.İbram Ağa’nın kadını
aklına gelir ve Anzak’ı öldürmez.
Ian
hastane gemisine geldiğinde baygındı.
Ayıldığında
ilk işi yanında duran İngiliz subayına bağırıp çağırarak Türklerin zalim
,acımasız değil aksine çok merhametli iyi yürekli insanlar olduğunu söylemek
oldu.
İbram
Ağanın kahramanlıkları önce bütün bölükte daha sonra tüm alayda duyuldu.Bu
kanlı çarpışmalarda bölük komutanları şehit oldu ve Tk. Kom. Seyfi Tğm. Bölük
komutanı oldu.İbram Ağaya kahramanlıklarından dolayı onbaşı rütbesi verdiler
ancak takmak istemedi.
Bir
hafta sonraki çarpışmalarda İbram Ağanın arkasında patlayan bombadan sıçrayan
şarapnel bacağına saplandı,mangasını yalnız bırakmak istemedi ancak bacağını
kaldıramıyordu.Bayıldı.
Gözlerini
açtığında ameliyathane de idi.Hemen bacağını kontrol etti ve yerinde olduğunu
görünce yeniden savaşacağı için çok mutluydu.Memet Çavuş yanındaydı ve “Geçmiş
olsun onbaşım “der.İbram Ağa ise “Çanakkale askeerine rütbe gerekmez onlara
Çanakkale askeri demek yeterlidir”cevabını verir.
20
gün sonra taburcu olduğunda bütün bölük ona sarıldı.Ancak o bölüğün yarısından
fazlasını tanıyamadı çünkü hepsi yeni katılmıştı.
İbram
Ağa parçalanan elbiselerini sier
uvalıyla yamayan arkadaşlarınıgörünce gözleri dolar.
O
hastane iken ölülerin kokusundan dolayı 24 saat ateşkes olmuştu.Bu zamanda Türk
ve Anzak askerleri arkadaş olmuşlardı.Anzaklar Tüklere hatıra olması için ceket
düğmelerini ,Türkler ise madeni paralarını zaman zaman 10 m kadar yaklaşan
mevzilerden birbirlerine atıyorlardı.Birbirleriyle işaretlerle anlaşmışlardı.
Türkler
yakaladıkları Anzak askerlere su, yemek verip,ellerini yüzlerini
temizlemişlerdi.İade edilen esirler bunları Anzaklara anlattılar ve Anzaklar
İngiliz subaylara bağırıp çağırmaya başladılar hatta 10 gün selam bile
vermediler.İngiliz subaylar Türkler gaz atacaklar deyip gaz maskesi
dağıtacakken
Anzak
askerleri Türkler mert
adamlardır,yapmazlar demişlerdir.Ve maskeleri suratlarına fırlatmışlardır.
Dostluk esnasında Ian süngüleştiği ve İbram
Ağanın kurtardığı Salih onbaşıyı
tanır.Ona bir ay önce süngüleşirken üzerine atılan kahraman askeri,İbramAğa’yı
sorar.Ve sonra ona hedie olarak gümüş kaplama bir saat verir.
Artık
mevzilerden birbirlerine yiyecek atıyorlardır.
İbrahim
Ağa bölüğün postasını tümene götürünce,tümen komutana hakkında çok şey bildiği
İbrahim Ağa’yı görmek ister ve bir sorunu olduğunda hiç çekinmeden gelmesini
söyler.
Kış
bastırınca Anzaklar kendilerine depolar,sığınaklar hazırlar.Kışlık,yün
elbiseler alırlar.Bizimkiler ise siper çuvalıyla yamalı elbise giymektedir.
Bir
hafta sonra Anzaklar hiç farkettirmeden çekip gider.
Bölükler
yavaş yavaş diğer cephelere gitmek üzere toplanırlar.
İbrahim
Ağa hiç düşünmeden,direk koşarak tümen komutanının yanına gider.Tümen komutanı
İbrahim Ağa’yı görünce çok sevinir ve arzusunu sorar.
İbrahim
Ağa Çanakkalede kalmak ister.Nedenini soran komutana;”Burda yatan bunca şehidi
soğukta,yalnız başına,öksüz gibi bırakmak istemediğini söyler.
Bu
sözler çadırdakileri çok üzer ve
etkiler.
Tümen
komutana buna yalnız başına karar veremeyeceğini,isteğini yarın gelen Limon ve
Sanders Paşa’ya bildireğini söyler.
“Olmaz
komutanım.”der.”O ne de olsa bildirmez.Bilmez bunca yiğidimizin,şehidimizin
acısını.”der.”Şehitlerimizin başında bir Alman’ın emriyle duracaksam durmak
istemem zaten.”der.
Şehitlerimizin
başında bir Alman ‘ın emriyle duracaksam durmak istemem zaten der ve çıkar
gider
Bunun üzerine tüm komutanlar, İbram Ağa yı görmese de
onun arkasından yani Çanakkale Askeri’nin arkasından hazırola geçip selam
durdular.
3)KİTABIN ANA FİKRİ:
İngilizler Çanakkale Savaşı’nı
topuyla,tüfeğiyle,gemisiyle,hiç sakınmadan harcadığı mermisiyle,buna karşılık
Türkler ise sadece canıyla kanıyla yapmışlardır.Her ne pahasına olursa olsun bu
vatanın bir karış toprağını bile düşmana vermemek için seve seve canlarını
verecek kadar gözleri kara,yürekleri vatan sevgisiyle çarpmaktadır.
4)KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Kitap içinde yer verilen olaylar Çanakkale
Savaşı’nda yaşanan en çarpıcı,en etkileyici olaylardır.Her birisi insanlığa
ders verici,Türk insanının vatanseverliğini açıkça ortaya koyan olaylardır.
Kitap içindeki şahıslar ise Türk insanını sembolize eden savaşı bizzat
yaşamış,İbram Ağa ve Kellerin Mustafa savaş gazileridir.
İbram Ağa:Baş kahramanımız.Tellallık yaparak tüm kasabanın
sevgisini kazanmıştır.Savaşta da yaptığı kahramanlıklarla herkes tarafından
takdir edilmiştir.
Kellerin Mustafa:İbram Ağa’nın çocukluk akkadaşı.Savaşa kadar
birbirlerinden hiç ayrılmamışlardır.Savaşı bizzat yaşamış Çanakkale gazisidir.
Kiraz:İbram Ağa’nın nişanlısıdır.Evinin tek çocuğudur.Bu yüzden istediği
kişiyle evenme şansı vrdır.
Ian Smith:Çanakkala Savaşı’nda Anzak askeridir.Bir çiftlikte
araç bakım taparak geçimini sağlamaktadır.
Elizabeth:Ian Smith’in nişanlısıdır.Ian’ın komşu çiftiğinde
hizmetçilik yapmaktadır.
Mehmet çavuş:Savaş sırasında ibram Ağa’nın çavuşudur.Savaş
sırasında İbram Ağa’yla en çok o ilgilenmiştir.
Seyfi Teğmen:Savaşta İbram Ağa’nın bölüğünde önce takım komutanı
daha sonra bölük komutanı şehit olunca bölük komutanı olmuştur.
5)KİTAP HAKKINDAKİ SAHŞİ GÖRÜŞLER:
Kitap Çanakkale Savaşı’nda Türk milletinin vatanına koruma pahasına
canını hiç esirgemeden verdiği mücadelenin hikaye biçiminde anlatımıdır. Dili
sonderece sade,olaylar ve şahıslar belgelerden,araştırmalardan ve anılardan
faydalanılarak ortaya konulmuş gerçeklerdir.Kitap aynı zamanda çok etkileyici
ve akıcı.Her Türk vatandaşının özellikle biz harbiyelilerin okuması gereken,
Çanakkale Savaşı’nı ilk defa hikaye biçiminde ele alan bir kitap.
6)KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
yazarımız Sezen Özol 1942
yılında Balıkesir-Gönen’de doğmuştur.İlk ve orta öğrenimini Balıkesir’de yüksek
öğrenimini Ankara’da yapmıştır. Kitapta ismi geçen Kellerin Mustafa isimli
Çanakkale gazisinin yakın akrabasıdır.Uzun çalışmalar sonucu ‘Çanakkale
Askerine Rütbe Gerekmez’ isimli kitabı oluşturmuştur.
Yorumlar
Yorum Gönder