Hiciv Edebiyatından Örnekler

Yeşilaycı bir profesör, 'içkinin zararları' konulu bir konferans veriyormuş. Konuşmasının bir yerinde dinleyicilere sormuş: 
' iki kovadan birine rakı diğerine su doldurup bunları bir eşeğin önüne koysak, eşek hangisinden içer acaba ' Dinleyiciler hep bir ağızdan ' Suyu ' demişler. ' Neden suyu içer' demiş profesör, Neyzen hemen atılmış 
' Eşekliğinden.... ' 

------------------------------------------------------- 

Bir toplantıda millete eşek diyen kamil Paşa için Eşref: 


Millete erbâbı mansıptan biri eşek demiş, 
Reddedilmez böyle bir söz, amma ki pek can sıkar... 
Olsa da millet eşek, eşek diyen bilmez mi ki: 
Sadrazamlarla vâliler de milletten çıkar... 



(makam sahibi bir kişi, millete eşek demiş, bu söz reddedilmez ama, cansıkar...Millet eşek olsa dahi, eşek diyen kişi bilmez mi ki; sadrazamlarla valiler de milletin içinden çıkar...) 
diyerek tepkisini ortaya koymuştur. 
------------------------------------------------------- 


19. yy. âlim ve şairlerinden Gaziantepli Hasırcızade Mehmet Ağa, devrinin en nüktedan kişilerinden biriymiş. Dönemin devlet adamlarından Fuat Paşa ile de tanışıklığı olan Hasırcızade Mehmet, Paşayla görüştüğü bir gün, gözü onun parmağındaki yüzüğe takılmış. Fuat paşa sormuş: 

- Taşına mı bakıyorsunuz? 
- Evet Paşam. 
- Elmastır. 
- Ne faydası var, yani ne getirir? 
- Yüzük taşı ne getirecek Mehmet Ağa? 
- Benim de babadan kalma iki taşım var, senede yüz altın getirirler. 
- Yaa, ne taşı bunlar? 
- Değirmen taşı paşam. 

--------------------------------------------------------- 

Yurttaşlık Bilgisi Dersinden Yaz Köşesi 
1. Dönem İmtihanı 
Ve imtihan başlar: 
..... 
Soru: Vatandaş nasıl olunur? 
...... 
İyi niyetli bir siyâset adamı.... 
-Dur dur dur dur! 
-Neden? 
-İyi niyetli siyâset adamı olmaz! 
Peki......... 
-İyiye niyetli bir siyâset adamı..... 
-Yok, yine olmadı! 
-Neden? 
-İyiye niyetli adam olur da, siyâsetçi olmaz! 
-Haklısın.... 
-İyiye niyetli bir adam... 
-Yine olmadı! 
-Niye? 
-Adam demek, zaten iyi niyetli demektir.Bir daha niyetlenmesi gerekmez ve fuzûlidir. 
-Adam dediğiyin de, fuzûli boşa geçirecek zamanı olmaz! Yoksa adam sayılmaz! 
-Hmmmm.... 
-Birisi !?siyâsetçi...!?...olmak istemiş... 
-Hayır yine olmadı. 
-Pek iyi de, şimdi ne hatam var? 
-Birisi, siyâsetçi olmadan önce iyi niyetli olması gerek! 
-Hmmmm. 
-Birisi adam  olmak istemiş.... 
-Yoook olmadı! 
-Niye? 
-Adam olmak, istemekle olmaz! 
-Peki nasıl olur? 
-Yapmakla! 
-Ihhı! 
-Siyâsetçi bir adam...... 
-Olmadı.  Hem siyâsetçi, hem de adam olunmaz!. 
-Birisi.....siyâsetçi... olmak......istemiş..... 
-Ehhhhh!?! 
-Önce adam olmuş. 
-Sonra? 
-Sonra da siyasetçi olmak istemiş. 
-Y İ N E O L M A D I. Önce adam olan, sonra siyâsetçi olamaz! 
-Haaaaa.....buldum. 
-Haydi söyle bakalım! 
-Birisi, adam olmuş! 
-Ehhhhhh!?!?! 
Birisi de, siyasetçi! 
-Ehhhhhh!?!?! 
-Adam, siyasetçi olmamış! 
-Evet evet! Devam devam! 
-Siyâsetçi de, adam olamamış. 
-ŞİMDİ OLDU İŞTE! 
-Peki, şimdi de benim size bir sorum var. 
-Buyrun, sorun bakalım. 

-Ben şimdi vatandaş sayıldım demek, imtihan bitti mi? 
-YOOOOOK, BİTMEDİ DAHA. 
-Dahası ne? 
-Dahası mı, dediniz! Evet, dahası da ADAM olmak! 
Hmmm, hhhmm! 
Peki, vatandaş olarak nasıl ADAM olurum? 
>Evet güzel ve yerinde bir soru. 
.......... 
>HAYDİ BAKALIM VATANDAŞ, BUYUR İKİNCİ İMTİHANA! 
Bugünkü, sadece bir ön eleme imtihanıydı!
***
Necip Fazıl Kısakürek hastalandığında, eve gelen doktor sormuş:
- Neyiniz var?
Necip Fazıl üç kelimeyle cevap vermiş:
- Büyük bir deham.
***

Dualar ve Aminler şairi Arif Nihat Asya'ya sorarlar: "Elinizden tespih düşmüyor, sebebini söyler misiniz?" Şair, tespihi kendince tarif eder: "Tespih elin sakızıdır."

Yorumlar