Herhangi bir konu üzerinde konuşurken
veya bir konu üzerine yazarken,belli bir gayeyi gerçekleştirmek isteriz.Bu
gaye,bizi dinlemekte veya okumakta olanlara bilgi vermek,onlarn da bizim gibi
düşünmelerini, belli bir olay içinde yaşamalarını sağlamak olabilir. Duygu ve
düşüncelerimizi maksadına uygun olarak dil ve anlatım kuralları içerisinde
ifade etmeye " anlatım "denir.
2) Anlatıma
hazırlık
Neyi, niçin ve nasıl anlatmak gerektiği
üzerinde düşünmeden konuşmak ve yazmak tutarlı olmaz.Kişi hem konuşurken hem de
yazarken düşünerek hareket etmek zorundadır.Aksi halde konudan uzaklaşabilir,
amacını dışına çıkabilir ve konuyla anlatım biçimi birbirine ters düşebilir.Bu
da sözlü ve yazılı anlatımda ki başarıyı engeller.
Dipnot Koyma:Yazıda geçen herhangi bir söz yada sözcükle ilgili
olarak sayfa altına koyan aydınlatıcı, ek bilgiler içeren yada kaynak belirten
açıklamaya dipnot denir.Yazımızı yazarken kendi birikimlerimizle birlikte başka
kaynaklardan da yararlanırız.Bu kaynakları sayfaların altında dipnot olarak
belirtiriz.Bu dipnotlar yazının rastgele değil, kaynaklardan yararlanarak bir
emek sonucu hazırlandığını gösterir.
Dipnot Koymanın Amaçları:
·
Yazıda
savunulan görüş ve düşüncelerin doğrulunu desteklemek
·
Bilgilerin
kaynağını göstererek,yazanı n katkısını ortaya koymak,
·
Bilgilerin
doğruluk ve güvenirliği ile ilgili olarak okuyucuya deneyim imkanı vermek,
·
İlgili
konularda yazmak isteyenlere başvuru imkanı sağlamak.
Metinde yapı:Her yazı kendi düzeni ,teması ve ifade biçimiyle kendi
içinde anlamı olan organik bir birliktir.
Metinde yer alan kelimeler, kelime grupları ve
cümleler anlatım bütünlüğünün oluşmasını sağlayan ögelerdir.Bu ögeler anlamlı
bir bütün olarak paragrafları oluşturmuş ve paragraflarda metinde anlamlı bir
bütün sağlayacak şekilde bir araya getirilmiştir.
Seçilen sözcükler, kullanılan ifadeler ,hedef kitleye ve metnin yazılış amacına
uygun olmak durumundadır. Toplanan bilgiler ve kişisel deneyimler de yine hedef
kitleye ve metnin yazılış amacına göre düzenlenmelidir.
Metinlerde özelden genele gidilebileceği gibi genelden özele de gidilebilir.
Ancak tutarlı bir sıra ve derecelendirmenin bulunması gerekir.Ana düşünce
etrafında birleşen yardımcı düşünce, bilgi deneyim ve örnekler
sebep-sonuç ilişkisine göre düzenlenmelidir.
Gözlem:Ayrıntıları fark etmeyi sağlar.İyi bir gözlemci olan
yazar, bu ayrıntıları okuyucuya da hissettirir.
Gözlemlerin etkin olduğu anlatımlarda görsel ögeler
öne çıkarılarak betimlemeler yapılır, akla ve düşünceye hitap eden anlatımlarda
ise açıklamalı ve tartışmacı bir anlatım yapılır.
Özet Çıkarma:Bir yazıyı ya da yapıtı anlamını yitirmeden belli bir
oranda daraltıp küçültmeye denir.
Özetleme, okunan bir yapıtın bellekte rastgele kalan ayrıntıları olmadığı gibi ,yapıtın kimi yerlerinden gelişigüzel alınmış cümleler topluluğu da değildir.Özetleme önemliyi önemsizden alıp özetleme işidir.
Özetleme, okunan bir yapıtın bellekte rastgele kalan ayrıntıları olmadığı gibi ,yapıtın kimi yerlerinden gelişigüzel alınmış cümleler topluluğu da değildir.Özetleme önemliyi önemsizden alıp özetleme işidir.
Not: Anlatıma hazırlık aşamasında bilgi toplamak ,
deneyimlerimizi topladığımız bilgilerle zenginleştirmek, düşüncelerimizi
gruplandırmak, anlatımı türünün okuyucu ve dinleyici üzerindeki etkisini
belirlemek gerekir.bilgi toplamak için okumak ,araştırmak,not almak,özet
çıkarmak,alıntı yapmak gerekir.
3) Anlatımda
tema ve konu
Konu:Her yapıtın bir temeli her fikrin bir dayanağı varsa
,her yazınında mutlaka bir konusu vardır.Yazı yazmaya karar veren kişi için
,her varlık,her olay,her düşünce,her mesele kısacası her şey kompozisyon konusu
olabilir.
Üzerinde söz söylenilen ,fikir yürütülen yazı yazılan herhangi bir olay ,düşünce veya duruma denir.
Üzerinde söz söylenilen ,fikir yürütülen yazı yazılan herhangi bir olay ,düşünce veya duruma denir.
Tema: Şiirde meydana getirilen duygu,düşünce ve hayale
denir.Konudan hareketle yansıtılmak istenen duygu hali şiirin bütününe
sindirilir.
Ana Fikir: Okuyucuya iletilmek istenen düşüncedir.Yazarı n, bir
konuyu okuyucuya aktarma amacıyla yazmış olduğu yazının omurgasıdır.
Başlık: Yazı başlığı o yazıda işlenilmesi düşünülen ana fikrin
aynasıdır.Yazı başlığı okuyanların ilgisini çekmeli,onlara tesir
etmelidir.Okuyucu başlığa bakınca yazının nelerden söz edebileceğini
kestirebilmelidir.
Tema ve Konu arasındaki ilişki:
·
Tema
,sınırlandırılıp somutlaştırılarak "konu" haline getirilir.
·
Tema
daha genel, konu ise daha özel ve somuttur.
·
Konu
görmek ve izlemekle algılanabilirken tema daha çok kavranılır.
Not:Anlatım türü (şiir ,hikaye ,fıkra, makale. .) , dil ve konu işlenecek temaya göre düzenlenir.
4) Anlatımda
sınırlandırma:
Anlatıcını tavrı ve amacı ,temanın
sırlandırılmasında etkilidir.Yazar, soyut temaları kişi,zaman, ifade ,anlatım
biçimi,mekan, bağlam gibi yollarla somut hale getirir.Yani anlatılan
olay,kişiler ,zaman ve anlatılanlarla sınırlandırılır.
Örnek:
Anadolu'da dini-tasavvufi Türk Edebiyatı
Anadolu'da dini-tasavvufi Türk Edebiyatının bellibaşlı mutasavvufları
13.YY'ın belli başlı mutasavvufları
Yunus Emre
Yunus Emre' nin şirlerinde hoşgörü
Anadolu'da dini-tasavvufi Türk Edebiyatı
Anadolu'da dini-tasavvufi Türk Edebiyatının bellibaşlı mutasavvufları
13.YY'ın belli başlı mutasavvufları
Yunus Emre
Yunus Emre' nin şirlerinde hoşgörü
5) Anlatımın ve
Anlatıcının amacı:
Üslup:İfade tarzı.Sanatçının duyuş.düşünüş ayrılığı.Her
şair ve yazarın kendine göre bir üslubu vardır.
Anlatımda üslup, amaca ve muhataba göre değiştirilir;çünkü iletişim
kurulan kişi yani alıcının durumuna göre ve göndericinin amacına göre iletişim
kanalında değişiklik yapılabilir.
Bir konu herhangi bir amaçla yazılmışsa anlatım biçimi de bu amaca göre şekillenir.
Bir konu herhangi bir amaçla yazılmışsa anlatım biçimi de bu amaca göre şekillenir.
Örnek:Su iki hidrojen bir oksijenden oluşur.Maddenin üç
halinden biridir.(bilimsel)
Su insan hayatının vazgeçilmezlerinden biridir.İnsan hayatında deyimlerin içine kadar bile girmiş olan bu madde hayatın kaynağı kabul edilir.(sanatsal)
İstanbul un en büyük sorunlarından biri olan su sorunu son yıllarda yapılan çalışmalarla çözüme kavuşturuldu.
Su insan hayatının vazgeçilmezlerinden biridir.İnsan hayatında deyimlerin içine kadar bile girmiş olan bu madde hayatın kaynağı kabul edilir.(sanatsal)
İstanbul un en büyük sorunlarından biri olan su sorunu son yıllarda yapılan çalışmalarla çözüme kavuşturuldu.
NoT:İletiyi gönderene gönderici,iletiyi
alana alıcı,göndericinin vermek istediği mesaja ileti, iletiyi gönderme şekline kanal, iletişimin gerçekleştiği ortama bağlam, alıcının iletiyi algılayarak verdiği cevaba dönüt denir.
6) Anlatımda
Anlatıcının tavrı:
Aynı temada ortaya konulan metinlerin
farklı olmasının sebebi,her sanatçının bakış açısının ve ifade tarzının farklı
olmasıdır.Ayrıca değişen zaman ve mekan ,insanların düşüncelerinin
farklılaşması,aynı temanın farklı tarzlarda yorumlanmasını da beraberinde
getirir.
Yazarlar eserlerinde kişiden kişiye değişmeyen,kanıtlanabilen nesnel yargılar
kullanabileceği gibi ; kişisel düşüncelerini ve duygularının ifade edeceği
öznel yargılara başvurabilir.
İstanbul
Türkiye' nin en güzel şehridir.(Öznel anlatım)
İstanbul Türkiye' nin en kalabalık şehridir.(Nesnel anlatım)
İstanbul Türkiye' nin en kalabalık şehridir.(Nesnel anlatım)
Yazarın
başkasından öğrendiklerini, duydukları nı ifade etmek amacıyla gerçekleştirdiği anlatım dolaylı anlatım,kendi gözlemlerini ve deneyimlerini dile getirdiği
her düzeydeki anlatım ise doğrudan anlatımdır.
Ahmet Haşim in şiirlerini
çok seviyorum.(Doğrudan)
Ahmet Haşim Suriye de doğmuş(Dolaylı)
Ahmet Haşim Suriye de doğmuş(Dolaylı)
Yazarın
metinde somut veya soyut kelimeler kullanması anlatımda somut veya soyut olması
bakımından anlatımı etkiler.Somut anlatım daha çok bilimsel,soyut anlatım ise
daha çok felsefi metinlerde kullanılır.
"sevgi" konusu
ele alınan bir metinde konunun ele alınış biçimi soyuttur.
"televizyon"konusu ele alınan bir metinde konunun ele alınış biçimi somuttur.
Anlatıcının duyu organlarıyla anlatımı somut anlatım özelliği kazanır, bunların dışında ki anlatıcının başkalarından işittiği veya deneyimlerini ifade ettiği anlatım ise soyut anlatım özelliği kazanır.
"televizyon"konusu ele alınan bir metinde konunun ele alınış biçimi somuttur.
Anlatıcının duyu organlarıyla anlatımı somut anlatım özelliği kazanır, bunların dışında ki anlatıcının başkalarından işittiği veya deneyimlerini ifade ettiği anlatım ise soyut anlatım özelliği kazanır.
Not:İletişimde anlatıcı ile anlatılan nesne veya konu
arasında ki ilişki anlatımım öznel veya nesnel,doğrudan veya dolaylı,somut veya
soyut olması bakımından anlatımı etkliler.
7) Anlatımım
özellikleri
Duygu ve düşüncelerin açık
ve net bir şekilde anlatılması gerekir.Anlatı lacak hal ve olay ,betimleyecek
görüş ve sezgi,dile getirilecek duygu ve düşünce anlatıcının zihninde açık ve
net biçimde belirlenmelidir. Anlatılacak ,betimlenecek hususlar,dilin bilinen
ve kabul edilen kurallarına uyularak düzenlenmek zorundadır.
Akıcı bir
metinde cümleler ,gereksiz ve anlaşılması güç ifadelerden arındığı için metnin
anlaşılması daha kolaydır.
Yalın bir metinde
ifadenin sade, gösterişsiz ,kısa ve kesin olması metni okuyan herkesin
anlamasını sağlar.
NoT:Söylenişi zor seslerin kullanılması,ses düzeyinde,arka
arkaya sert ve yumuşak hecelerden meydana gelmiş sözcüklerin kullanılması
sözcük düzeyinde;sözcük tekrarları ve aynı anlama gelen sözcüklerin bir arda
kullanılması, cümle düzeyinde;cümlelerin dil ve düşünüş yönünden sağlam bir
bütünlük oluşturması paragraf düzeyinde akıcılığı bozar.Açık olmayan yazılarda
anlatım kapalıdır.
8) Anlatımın
oluşumu
Bir
metinde dil öğelerinin dil bilgisi kurallarına uyularak yan yana getirilmesine
"bağlaşıklık" (dil bilgisi bağlantısı) denir.
Ya biz yolumuz - un
son-u-n-a var-madan gece olursa!
Verilen cümledeki dil öğeleri dil
bilgisi kurallarına uyularak yan yana getirilmesiyle bağlaşıklık sağlanmıştır.
Bir metin
yalnızca dil bilgisi kurallarına göre düzenlenmez.Dil ögelerinin ifade
ettikleri husus ve durumlar arasında anlam bağıntıları da vardır.Bu anlam
bağıntılarına bağdaşıklık denir.Kelimelerin yeni bir anlam ifade etmek için yan
yana getirerek oluşturduğu söz gruplarına bağdaştırma denir.
Dil tek tek kelimelerle
konuşulmaz.Bir kavramı anlatması için birden fazla kelime yan yana
getirilerek bir şey anlatılır."Ben dergiye yetiştirmek için gün boyu evde
zorlukla bir hikaye yazdım" cümlesindeki dil öğeleri (Ben ,dergi,
yetiştirmek ,için ,gün boyu ,ev, zorlukla ,bir hikaye ,yazmak) arasında anlam
ilişkisi vardır."Hikaye "yazılan bir şeydir.Bir "yer"de
yazılır mesela "ev"de .Öylesine de yazılabilir bir yere
"yetiştirmek için "de yazılabilir.Yetiştirilecek yer bit
matbaa,arkadaş ,öğretmen ,okulda olabilir bir "dergi" de
olabilir.Yazarken "zorluk"da çekilebilir ,kolayca da yazılabilir.İşte
bu cümleyi oluşturan on bir kelimenin bir merkezde anlamlanmasına "
bağdaştırma" denir.
Bağdaştırmalar, dilde yaygın olarak kullanılan ifadelerle oluşabildiği gibi birbiriyle uyuşmayan kelimelerden de oluşabilir.
Bağdaştırmalar, dilde yaygın olarak kullanılan ifadelerle oluşabildiği gibi birbiriyle uyuşmayan kelimelerden de oluşabilir.
Çalı demeti Korkunç kıyafet
Ekili tarla Alışılmış Manyak film Alışılmamış
Kurumuş göller Bağdaştırma Masun bir ıssızlık Bağdaştırma
Kelime
,kelime grupları yada cümlelerin metinde bulunduğu yere bağlı olarak farklı
anlamlar kazanmasına "bağlam" denir.
Arabam sıfırdır bir sorun
çıkarmaz. "sıfır"kelimesi cümlelerde
Öğrencilerimden üç kişi sıfır aldı. kullanışına göre anlam kazanır.
Öğrencilerimden üç kişi sıfır aldı. kullanışına göre anlam kazanır.
9) Anlatım
türlerinin sınıflandırılması
İletişime katılan
ögeler(gönderici, alıcı,ileti, kanal ,bağlam),alıcıda uyandırılmak istenen etki
(konu,tema)ve anlatıcının konu veya nesne karşısındaki tavrı(üslup,anlatı
m)anlatım türünü belirler.
Bir anlatımda amacımız
heyecanlandırmak ise o şeyi olay veya olaylar yoluyla okuyanları adeta
olayı yaşayacak bir şekilde hikaye ederiz.Okuyanları bir hayal vasıtasıyla
ilişkilendirmek, o şeyi gözleri önünde canlandırmak istiyorsak, sanatlı, imalı
ifade kullanarak onu bir tablo gibi canlandırarak betimleriz.Amacımız ise
sanatsız ve açık bir ifadeyle doğrudan doğruya anlatma yolunu tercih
ederiz.Verilen bilgi ve haberler konusunda okuyanları inandırmak istiyorsak
amacımızı ispat ve delillerle ifade ederiz.
Anlatım
Türleri
·
Öyküleyici anlatım
· Betimleyici anlatım
· Göstermeye bağlı anlatım
· Öğretici anlatım
· Açıklayıcı anlatım
· Kanıtlayıcı anlatım
· Tartışmacı anlatım
· Coşku ve heyecana bağlı anlatım
· Destansı anlatım
· Acı ve hüzün verici anlatım
· Düşsel anlatım
· Mizahi anlatım
· Emir edici anlatım
· Söyleşmeye bağlı anlatım
· Gelecekten söz eden anlatım .vb
· Betimleyici anlatım
· Göstermeye bağlı anlatım
· Öğretici anlatım
· Açıklayıcı anlatım
· Kanıtlayıcı anlatım
· Tartışmacı anlatım
· Coşku ve heyecana bağlı anlatım
· Destansı anlatım
· Acı ve hüzün verici anlatım
· Düşsel anlatım
· Mizahi anlatım
· Emir edici anlatım
· Söyleşmeye bağlı anlatım
· Gelecekten söz eden anlatım .vb
Not: Hikayede, betimleyici-öyküleyici anlatım
Makalede, kanıtlayıcı-açıklayıcı anlatım kullanılır.
Makalede, kanıtlayıcı-açıklayıcı anlatım kullanılır.
Yorumlar
Yorum Gönder