Mehmet Emin Yurdakul

MEHMET EMİN YURDAKUL'UN HAYATI
13 Mayıs 1869'da İstanbul'da doğdu, 14 Ocak 1944'de aynı kentte öldü. Beşiktaş Askeri Rüştiyesi'ni bitirdikten sonra bir süre Mülkiye Mektebi'nin idadisinde okudu. 1887'de Babıâli Sadaret Dairesi Evrak Odası'nı aylıksız kâtip olarak atandı. 1899'da Hukuk Mektebi'ne başladı. Öğrenimini ABD'de tamamlamak üzere okuldan ayrıldı. Ancak bu isteği gerçekleşemedi. Memurluk yaşamına döndü. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdi. Şiirlerinde dile getirdiği düşünceler, yansıttığı gerçekler saray tarafından kuşkuyla karşılandığı için 1907'de Erzurum rüsumat nazırlığına gönderildi. II. Meşrutiyet sonrası 1909'da bahriye müsteşarlığına, bu görevi istemeyince de Hicaz valiliğine atandı. Bir yıl sonra Sivas valiliğine getirildi. Ancak çalışması engellenince, üç ay sonra bu görevinden de ayrılarak İstanbul'a döndü. Türk Ocağı'nın kurucuları arasında yer aldı, derneğin başkanı oldu. Çıkarılan Türk Yurdu dergisinin de sorumluluğunu üstlendi. İttihat ve Terakki yönetimiyle arası açılınca Erzurum valiliği göreviyle 1911'de İstanbul'dan uzaklaştırıldı. Ertesi yıl da emekliye ayrılmak zorunda bırakıldı. 1913'te Musul milletvekili seçildi. Halide Edip, Köprülüzade Fuat ve Hamdullah Suphi ile birlikte Hars ve ilim Heyeti üyeliğinde bulundu. Milli Türk Fırkası'nın kurucuları arasında yer aldı. I. Dünya Savaşı sonunda İstanbul işgal edilince, 1921'de Anadolu'ya geçti. Atatürk tarafından ilgiyle karşılandı. Antalya, Adana, İzmir yörelerinde dolaşarak halkın ve ordunun manevi gücünü arttırıcı konuşmalar yaptı, Şebinkarahisar, Urfa ve İstanbul milletvekili seçilerek beş dönem meclise girdi. Mehmet Emin Yurdakul edebiyat yaşamına Servet-i Fünun döneminde başlamıştır. İlk kitabı Türkçe şiirler ilgiyle karşılanmış, yankılar uyandırmıştır. Dönemin şiir anlayışı dışında, hece ölçüsünü kullanarak yazdığı şiirlerinde yalın bir dil kullanmıştır. Türk edebiyatına halk sesini getiren şair olarak nitelendirilmiştir. Osmanlıcılık ve İslamcılık akımlarına karşı Türkçülük akımını savunan, bu konudaki düşüncelerini dile getiren öğretici şiirler yazmıştır. şiirde biçim yönünden yenilikler yapmıştır. Geleneksel Türk şiirinde sürekli kullanılan kalıpların yerine 4+4+4+3=15, 4+4+4+5=17, 4+4+4+7=19 gibi alışılmışın dışında kalıplar kullanmıştır. Dörtlük geleneğinin dışına çıkarak üçer, altışar, sekizer dizelik kıtalar kurmuştur. Servet-i Fünun doğrultusunda Batı'dan gelen sone biçiminde şiirler de yazmıştır. Halkçı, ulusçu düşünce ve duyguları dile getirmiştir. Toplumsal ve ulusal konuları işlemiştir. Halkın ve ülkenin gerçeğini, özgürlük istemini yansıtmıştır. Coşku, umut, yüreklendirme ve öğreticilik, şiirinin belirgin öğeleri olmuştur.
ŞİİR ANLAYIŞI
Dönemin şiir anlayışının dışına çıktı, hece ölçüsüne dayalı yalın bir Türkçe kullandı. Türk edebiyatına halkın sesini getiren gerçekçi bir şair olarak değerlendirildi. Osmanlıcılık ve İslamcılık akımlarına karşı Türkçülüğü savunan şiirler yazı. Coşku, ulusal duygular, kahramanlık, yüreklendirme ve öğreticilik öğelerini ön plana çıkardı. Şiire biçim yenilikleri de getirdi. Dörtlük geleneğinin dışına çıkarak üçer, altışar, sekizer dizeden kurulu şiirler yazdı. Milli edebiyat akımı ve Türkçülüğün önde gelen temsilcileri arasında yer aldı. 'Türk Şairi', 'Milli Şair' diye bilinir.

Yorumlar